Neler mi öğrendim, aslında biliyordum. Pandemi ile başlayan ve günümüze kadar geçen bu sürede neler neler mi öğrendim? Evet dediğim gibi aslında biliyordum, biliyorduk. Hayat koşuşturmasında aklımıza gelmiyordu. Peki nelerdi bunlar? Haydi bir bakalım mı beraber? Belki siz de farkındasınız, belki siz de sevdiklerinizle bu konuları hep konuştunuz. Okuduğunuzda mutlaka kendinize rastlayacaksınız.
PANDEMİ İLE NELER Mİ ÖĞRENDİM, ASLINDA BİLİYORDUM
- Sağlığımızın en önemli zenginliğimiz olduğunu, ( Evet, bu cümleyi ilk sıraya yazmadan geçemezdim.)
- Evinde ve ailenle zaman geçirebilmenin değerini, ( Evimizin rahatlığı ve güveni içinde eşiniz ve çocuklarınız ile geçirdiğiniz eğlenceli zamanlar.)
- Tüm dünyanın çaresizliğini ve ne olursak olalım herkesin eşit olduğunu,
- Hijyenin önemini, ( Çok şükür tüm dünya el yıkamayı öğrendi.)
- Yapmayı aklımın ucundan bile geçirmediğim şeyleri başarabildiğimi, ( Sarma sardım, ekmek yaptım daha ötesi var mı?)
- Artık gelişen teknoloji ile bu zamanda kendini geliştirmek istersen, her türlü eğitim vb. bir tıkla ekranına gelebildiğini, ( İstanbul İletişim Enstitüsü’nden aldığım eğitimler ve sertifikalar sonucu elde ettiğim kazanımlar)
- Öğretmenlerin değeri, okulun önemi (Anlaşıldığını umuyorum.)
- Bilimin ve aşı çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu, (salgına ne kadar hazırlıksızmışız aslında)
- Hiçbir şeyin bizim kontrolümüzde olmadığını, (Hatta hiçbir kimsenin de)
- Dışarıda geçirdiğimiz her bir anda aslında ne kadar rahat ve özgür olduğumuzu, ( Ah, Samos bu yaz buluşamadık ya seninle, sağlık olsun…)
- Ne kadar çok yerli-yabancı dizi olduğunu, (Netfilix sağolsun 🙂 )
Yukarıdaki maddelere daha çok şey eklenebilir, benim ilk aklıma gelenler bunlardı. Eğer sizin de eklemek istedikleriniz varsa yorumlar bölümüne yazabilirsiniz.
Gelelim son aylara, her şeyin aşamalı olarak normalleşmeye çalıştığı ve kendim için yeni bir döneme girdiğim bu son aylarda neler öğrendiğime…Aslında neler mi öğrendim değil zaten biliyorum, sadece tekrar hatırladığım kavramlar;
BU YENİ DÖNEMDE NELER Mİ ÖĞRENDİM, ASLINDA BİLİYORDUM
- İnsanın davranışlarının kişiye veya gruba göre değişebildiğini,
- İnsanlara nezaketle yaklaştığında bazılarının seni zorlayabileceğini,
- Sert görünen bazı insanların aslında özünde ne kadar yumuşak ve hassas bir kişilik barındırabileceğini,
- Hayatın kendi etrafında döndüğünü sanan kişilerin, neler yapabileceklerini,
- Sıkıntılı insanların her zaman karşına çıkabileceğini ve sana bunu yansıttıklarında nasıl sessiz kalman ve kendi kişiliğinden asla taviz vermemen gerektiğini,
- Sağlıklı iletişimin ne kadar önemli olduğunu, anlaşılmamanın da veya yanlış anlaşılmaların da getirdiği zorlukları,
- Güven duygusunun her türlü ilişkide sevgi ve saygı kadar gerekli olduğunu,
- Hayata farklı bakan çevrendeki kişileri, sen oldukları gibi kabul ederken, bunun yeterli olmadığını, (onların da seni olduğun gibi kabul etmeleri gerektiğini),
- 0-6 yaş döneminde yaşanılan olayların, duyumların bir çocuğu, gelecek yaşantısında nasıl etkilediğini,
- Mutlu olmayı seçmeyen birine, yapacak hiçbir şeyin olmadığını,
- Annemin deyimiyle, dolu testinin su almadığını,
- Duyarlı olmanın bazen kişiyi çok ama çok zorlayabileceğini,
- İstenilmeyen yerde durulamadığını,
- Hayatta ne kadar değerli kavramların olduğunu, örneğin kendini geliştirmek, yeni bir şeyler keşfetmek, öğrenmek, hayatına değer katmak gibi, bunların farkında olmayan insanların, boşluklarından, kişilerle uğraşıp ne kadar zalim olabildiklerini,
- Seni strese sokan ve mutsuz eden bir yerden uzaklaşınca bir anda nasıl kendine geldiğini, özüne döndüğünü,
Evet, ilk aklıma gelen bunlardı. Hayat dinamik ve her geçen saniye çok değerli. Pandemi ve sonrasında şu geçen yedi ayda bizim için aslında ne kadar önemli olan değerleri hatırladık. Unutmayın siz iyiyseniz, bu çevrenize de yansır ve yayılır. Ben seviyorum iyi düşünmeyi, seviyorum coşkulu olmayı, bazen bir çocuk gibi davranmayı, seviyorum insanları, seviyorum hayatı, seviyorum umutlu olmayı… Neler mi öğrendim, aslında biliyordum. Sevgiyle kalın…
